Zengin Ülkenin Fakir İnsanları – Tarık Şamil YILMAZ
Ülkemde halkımızın en büyük sıkıntılarından birisi de işsizliktir. Binlerce iş alanı, yüzlerce kaynak ve bir o kadar da meslek dalı olmasına rağmen güzel ülkemde hala işsizler var ve buna yönelik bir çalışma maalesef yok.
İşsizlik, bir insanın her hangi bir sakatlığı ya da çalışmasını engelleyecek bir durumu olmayıp iş aradığı halde iş bulamamasıdır. Evet, iş bulamamasıdır. İnsan arıyor çırpınıyor ama bulamıyor.
Devletin resmi rakamları üzerinden dahi gitsek ( ki işsizlik bu oranların çok çok üzerindedir.) güzel ülkemde işsizlik oranları korkutucu bir boyuttadır. Nüfusun % 10’u işsiz olarak gösterilmektedir. Yani toplamda 3 milyon kişi işsiz durumda. Bu rakam üzerinden gidilse dahi (Türkiye’de bir ailenin ortalama 5 kişi olduğu gerçeği göz önünde bulundurulursa) 15 milyona yakın kişi başkasının eline bakıyor. 15 milyon kişi belki, (belki değil mutlaka) birçok geceyi aç geçiriyor. Biz ise bunların bazılarına şahit oluyor, bazılarını duyuyor, bazılarını ise direk yaşıyoruz.
Çok yakınımdan bir örnek vermek istiyorum. Kendi akrabalarımdan, çok sevdiğim değerli birisi çalıştığı işyerinden çıkarıldı. Biri iki yaşında diğeri yeni doğmuş iki çocuğuyla tabiri caizse ortada kalakaldı. Bu insanın sevenleri, eşi dostu olmasa işsiz kaldığı süre zarfında Allah muhafaza çok kötü durumlar ortaya çıkar.
Tüm bu olumsuzluklara rağmen halkımızın akrabalık bağlarının kuvvetli olması sebebiyle durum o kadarda kötüleşmiyor. İşsiz, aç, sokakta kalmış insanlara eşi dostu bir şekilde yardım elini uzatıyor. İnsanımız o kadar onurlu ki aç gezer ama açlığını kimseye belli etmez.
Güzel ülkemin kaynakları o kadar çok ki çalan çırpanlar olmasa, bırakın sadece ülkem halkını beslemeyi, tüm dünya halklarını beslemeye yeterde artar. Mesela Harran Ovası, sistemli bir şekilde kullanılırsa tüm Orta Doğu’yu doyurabileceği bilinen bir gerçektir. Bunu diye diye dilimizde tüy bitti. Dünya üzerindeki bor madeni rezervlerinin % 65’i ülkemizde bulunmasına rağmen, bor madenini ham olarak satıyorlar işlenmiş olarak geri alıyorlar. Ülkemiz konum itibariyle dünya üzerindeki birçok ülkeden daha çok güneşlenme gün sayısına sahiptir. Buna mukabil sadece güneş enerjisinden dahi yararlanılsa tüm ülkenin enerji ihtiyacının karşılanabileceği bilinen bir gerçektir. Örneğin kıymeti gün geçtikçe kat be kat artan ve yerine başka hiçbir maddenin konamadığı su… Bu zenginlik bile ülkemize, kıymeti bilindiği takdirde petrolün Arap ülkelerine sağladığı avantajlara benzer avantajlar sağlayabilir. Şu anda mevcut su kaynaklarımızın en fazla yüzde 2O’sini kullanıyoruz. Bu fırsatlar avantaja dönüştürülebilirse ülkede ne işsiz kalır ne de aç.
Tarihte öyle zamanlar olmuş ki bu coğrafyada insanlar zekât ve sadaka verecek insan bulamamışlar. Şimdi ise halkı aç bırakmanın verdiği kıvançla STK’na aş evleri açtırılmakta devlet erkânı da halka çay ve simit hesabı yaptırmaktadır.
Bir ülkede aş evlerinin olması ilk anda sosyal hizmet gibi düşünülebilir. Ancak acı gerçek şu ki o ülkede bir tas çorbaya muhtaç insanlar bulunmaktadır. Evet, halkımızı bir tas çorbaya muhtaç edeceklerine iş verseler halkımız alnının teri, yüzünün akı ile azıcık aşım ağrısız başım diyerek, yaşamaya devam edecektir.
Ülkemde kişi başına düşen yıllık gelir 11 bin dolar olarak açıklanmaktadır. Acaba biz bu geliri neden göremiyoruz. Bize gelmeyen bu gelirler kimlerin cebine gidiyor. Halkımıza reva görülen bu durum ne zamana kadar devam edecektir. (Ya Rabbi halkımıza sen acı.)
Sonuç olarak ülkeyi talan edenler, adalet, kalkınma, sosyal devlet vs. teraneleri ile halkı aldatmaya çalışanlar ve bu arada halkın cebini soyanlar, halkın mal varlığını yağmalayacağına halkımızı kendi kaynakları ile baş başa bıraksalar bu halk kendi açlarını doyurduğu gibi dünyada bir kişiyi dahi aç bırakmaz. Aç kalmasına razı olmaz. Bu halka gölge etmeyin yeter başka ihsan istemez.
Vesselam…
Allah razı olsun. Ülkemizi soyup soğana çevirenler, halkımızın yakasından ellerini bi çekseler, halkımızda bunları yakalarından bir silkse vu vatan gül gülistan olur.
Çok önemli bir tespit. Ülkemiz çok zengindir fakat buna rağmen halkımızı aç gezdiriyorlar. Elinize sağlık.