Firavunlar ve Kutuplaştırma Siyaseti
Bismillahirrahmanirrahim
“Gerçekten Firavun o memlekette zorbalığa kalktı ve halkını çeşitli fırkalara böldü” (Kasas,4)
Kur-an’ı Kerim’de en çok vurgu yapılan kıssa Firavun ve Hz. Musa kıssasıdır. Bunun en büyük sebebi şüphesiz Firavun yönetiminin Ahir zaman azgınlarının en önemli numunesi olmasıdır.
Firavun ve ona bağlı yönetimlerin en göze çarpan özelliği halklarını bölmeleridir. Bir kısmını güçsüz bırakarak diğer bir kısmını şımartmaları halkların kutuplaşmaları üzerinden zulümlerini rahat icra etmeleri içindi.
Günümüzün firavun sistemleri de çarklarını bu meşhur sistem ile yürütmekteler. Tek bir farkla; o da firavunun kılıç zoruyla yaptığı kutuplaşmanın bugün medya üzerinden sağlanmasıdır. Ülkemizde sosyal medya, TV, sözde aydınlar ve siyasiler bayağı amaçlar uğruna halkı bölme yarışına girmiş durumdalar. Kin nefret üzerine yapılan politik tartışmalar bunun en bariz göstergesidir. Öyle ki onlarca parçaya bölünmüş halk hayati, ekonomik sorunlarını hiç görmemektedir. Birbirine hain-yobaz, din düşmanı- dinci gibi etiketler vurularak linç etmeyi maharet sanan sosyal medya aydınları(!) bir tarafta halkı doldurmak oluşturulmuş parti teşkilatları bir tarafta, her kanaldan dini hassasiyetleri sömürerek önüne gelene çemkiren troller bir tarafta hükumeti eleştirirken aslında İslam düşmanlığı pompalayan sözde muhalifler bir tarafta… Tam bir curcuna tam bir hercümerç ve onlar… Bu oyunun mimarı olan firavun ve firavuncuklar da saraylarında saltanat içindeler. Yarısından fazlası Açlık ve yoksulluk sınırının altındaki halkın bir birini yiyişini zevkle seyir halinde… Peki ya çözüm? O da bir sonraki ayette:
“Biz ise, o yerde güçsüz düşürülenlere lütufta bulunmak, onları önderler yapmak ve onları vâris kılmak istiyorduk.”
Kısaca çözüm ezilen halkın kendisinde ve “artık dur” demesinde…
M.Yolcu