Ergenekon Tiyatrosu fiyaskoyla sona erdi – Hüseyin Yahya CEVHER

Ergenekon Tiyatrosu fiyaskoyla sona erdi

5 Ağustos 2013 günü yıllardır süren Ergenekon davasının karar duruşmasının yapılacağı basın aracılığıyla aylar öncesinde duyurulmuştu. Ergenekoncular olarak halk arasında isimlendirilen kitlenin en büyük ortak özelliği Recep Tayyip Erdoğan ve hükümetinin karşıtlığıdır. Bu yüzden mevcut iktidara muhalif olan veya karşı duran kimseleri Ergenekonculara destekçi yapmak için çalışmalar sürmektedir. Mahkemenin verdiği isimle Ergenekon terör örgütü üyelerine çok ağır cezalar verildi. Müebbetler, çift müebbetler, yüzlerce yıl hapisler vs…

Peki neden Ergenekon Tiyatrosu?
Aylardır Ulusal Kanal, Halk TV ve benzeri çizgideki basın-yayın kuruluşları 5 Ağustos’ta Silivri Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü’ne halkı davet etmekte, verilecek karara itiraz edilmesi istenmekte, gerekirse bir halk ayaklanması planlamaktaydılar.Bunun yanısıra istenilen reklam yapılamamış olacak ki İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu basının karşısına çıkarak, kimse Silivri’ye gelmesin tehditleri savurarak zaten kimsenin gitmeyeceği Silivri çayırlarına halkı tahrik ederek çekmek istedi.
Ama olmadı.
Üç beş marjinal grubun başkan ve başkan yardımcıları ellerinde bayraklarıyla Silivri çayırlarına çıktı, bir TOMA ile göstermelik bir mücadele yaptı. Cezalar verildi. Tiyatro sona erdi. Bu süreçte İşçi Partisi ve TGB mensubu bazı kişiler içeri alınarak tiyatronun şov bölümüne geçildi, ertesi gün ise ekip serbest bırakıldı.

Şimdi bir kez daha Türkiye halkının parti, dernek, sendika, grup gibi resmi kurum ve kuruluşların çağrısıyla sokağa dökülmediği/dökülmeyeceği belgelenmiş oldu.
Gezi Parkı protestoları olarak adlandırılan gösterilerin ise bir halk hareketi olduğu bir kez daha belgelendi. Zira Türkiye cumhuriyeti içişleri bakanı Muammer GÜLER’in açıkladığı rakamlara göre 2,5 milyon kişinin(bazı raporlara göre 3,5 milyon kişinin) katıldığı gösteriler yapılmıştı. Ama Silivri’de Ergenekon’a destek, RTE’ye köstek eylemine bir elin parmakları kadar kişi ancak katıldı. Bu da Gezi Parkı protestocularının hepsini solcu, marksist, komünist, leninist, ateist gösterme çabalarını bir kez daha boşa çıkardı. Eğer gerçekten 31 Mayıs ve 1-2 Haziran 2013 gösterilerine katılan halkın üzerinde CHP’nin, MHP’nin, BDP’nin, İP’nin, TGB’nin, HKP’nin, TKP’nin etkileme gücü olsaydı hepsinin tek yürek olarak AKP karşıtı mücadele sahaları olan Ergenekon davası karar gününde bunu görürdük. Halkımız herşeyin farkında Ergenekon tiyatrosunun arka planını yıllar önce çözdüğü için bu oyunlara gelmedi. 300’e yakın sanığının bulunduğu iddia edilen davanın karar duruşmasına sanıkların yakınları bile alınmamış dışarıda belirli bir kalabalık grup oluşturulmaya çalışılmıştır. Tüm basın bangır bangır yayın yapmış fakat halkın gündemine girmeyi başaramamıştır.

Uzatmadan bence Ergenekon davası nedir, neler olmuştur, olacaktır bir kaç cümleyle özetlemek isterim.
Yıllardır süren Ergenekon davası tamamen hikayedir. Ad aldığı efsane tarzı bir uydurmadır. Türkiye halkının devletle olan problemini çözme adına derin devlet olgusunu silip, Ergenekon adıyla onları cezalandırarak bundan sonraki süreçte devletin cici bir kurum olduğunu/olacağını halka yutturma oyunudur. Hiç bir sanık hapiste yatmamıştır, yatmayacaktır. Sadece halka haber verileceği zaman poz verme amaçlı hücrelerinde üç beş fotoğraf çekildiğini izah etmeye bile gerek bile yoktur.

Sözde İslami görünümlü iktidar, devlet/rejim/sistem ile derin ve kadim problemi olan halka rejimi/devleti/sistemi sevdirmiş(sevdirmeye çalışmış) bunu yaparken de devlet içerisindeki problemli tipleri temizlemiştir(temizlediğini iddia etmektedir). Peki bunu yutacak mıyız? Son 10 yılda orduyu, yargıyı, sermaye sahiplerini kısaca kendilerine rakip olarak koyabilecekleri her türlü kurum ve kuruluşu kullanan siyasal iktidar artık yolun sonuna gelmiştir. O yüzden hem televizyon ekranlarından halkı yönlendirme aracı olan ve mevcut iktidar ile yaşıt Kurtlar Vadisi isimli dizi de yolun sonuna gelmiştir, iktidarı ayakta tutan Ergenekon Tiyatrosu’da sona erdirilmiştir.

Artık yeni, güzel ve parlak günler halkın olacaktır. Halk düşmanları ise planları tutmadığı için kıvrana kıvrana gündemden düşecektir. İnşAllah…
Hayırlı Ramazanlar, Hayırlı Bayramlar, Hayırlı Günler…