3743 gündür marjinal terör örgütleri neyi bekliyordu? – Hüseyin Yahya CEVHER
3743 gündür marjinal terör örgütleri neyi bekliyordu?
“Ben sizin yalan ve hilelerinizle baş edemedim bu bana dert oldu, ama ben de sizin önünüzde egilmedim bu da size dert olsun.” (Seyyid Rıza)
Gezi Parkı direnişi 15.gününü geride bıraktı.
11 Haziran 2013 günü bir çok basın kuruluşu bu şekilde Taksim merkezli direnişi kendi filtresinden geçirerek halkı bilgilendirmeye çalıştı.Ve 15 gündür Türkiye’nin dört bir yanında süren şanlı direniş marjinal sol ve terör örgütlerine mal edilmeye çalışılıyor.
Şöyle bir bakalım.
18 Kasım 2002’den beri AKP zihniyeti iktidarda. 14 Mart 2003 günü Türkiye Cumhuriyetinin 59.hükümetinin başbakanı olan Recep Tayyip Erdoğan, o gün bu gündür tek başına iktidar. 11 Haziran 2013 günü yaptığı grup toplantısında öyle bir konuşma yaptı ki meydandaki yönetim/hükümet/rejim karşıtı kitlenin tamamen ahlaksız, terbiyesiz, marjinal, camiye ayakkabı ile giren, elinde bira ile gezen, çapulcu, ayyaş, hırsız, yağmacı, terörist olduğunu söyledi. Kendisinin ve kendisini destekleyenlerin ise tam tersi olduğunu. Bu duygular içerisindeyken merhum Seyyid Rıza’nın dönemin liderine söylediği cümle aklıma geldi:
“Ben sizin yalan ve hilelerinizle başedemedim bu bana dert oldu, ama ben de sizin önünüzde egilmedim bu da size dert olsun.”
Ve bugünde dönemin liderine bundan daha güzel söylenebilecek bir söz var mı ben bulamadım, bulan arkadaşlar yorum yazsın, fikirleşelim.
Ana konumuz bu değil. Konumuz marjinal sol ve terör örgütleri ve halk hareketi…
Olaylar başladığı günden beri ısrarla meydanlardaki kitle AKP muhalifi partilere özel olarak CHP’ye daha da özel olarak sol, radikal sol, devrimci sol ve terörist sol hareketlere yamanmaya çalışılıyor. Halkımız her fırsatta tenceresiyle, tavasıyla, kornasıyla, sloganıyla hiçbir siyasi partiyi desteklemediğini bildirdi. Burada meydandaki herkes her tür siyasi düşünceden uzak, herhangi bir siyasi partinin üyesi değil veya siyasi parti sempatizanı veya oy tabanı değil demek istemiyorum. Demek istediğim halk kendi siyasi görüşlerini bir kenara bırakarak sadece insan ve Türkiye halkı olma kimliği ile sokağa çıkıp bu halka ve günümüz İslam coğrafyasına kan kusturan yönetime karşı protesto gösterisi yapıyor. Bu kitlenin içinde planlı, programlı yıllardır hayatı eylemlerde geçmiş profesyonel devrimciler yok mu? Var. İşte burada ortalık karışıyor. “Türkiye’de devrim olur mu? Olur Zamanını açıklıyorum” başlıklı yazımızda da belirttiğimiz üzere yüzde 99’u müslüman, yüzde 80’i muhafazakar sağ diye tanımlanacak derece iyi müslüman olan halkımızdan bağımsız her türlü hareket başarısızlığa uğrayacaktır.
Şimdi 3743 gündür(12/06/2013-14/03/2003) tek başına iktidarda olan başbakana karşı neden radikal sol örgütler bugün direniş başlattı?
Veya bu süre içerisinde her daim ana muhalefette bulunan CHP neden bugünü bekledi? Ki geçtiğimiz yıllarda organize edilen Cumhuriyet mitingleri ve sonuçlarını hepimiz biliyoruz.
Peki her daim suçlanan radikal sol örgütler ne zamandan beri var?
Çok araştırma fırsatım olmadı ama hepsinin tarihi AKP’den kesin eski, hatta ve hatta Recep Tayyip Erdoğan’ın siyasi hayatından bile eskidir.
Peki neden bugün düğmeye basıldı ve bu marjinal gruplar sahaya indi.
Gerçek duruma gelelim.
Eğer radikal marjinal örgütlerin gerçek manada bir gücü olsa idi çoktan bunu sahaya indirir ve gerekeni yapardı. Hiç güçleri yok demiyorum hepsinin belli başlı küçüklü büyüklü belirli bir kitleleri var ve gerçek devrimci, gerçek emperyalizm karşıtı, ahlaklı temiz tüm kardeşlerimi selamlıyorum, başarılar diliyorum. Ama şöyle bir sıkıntımız var bu hareketlerin mensuplarının çoğu, en az yarısı direk rejim bağlantılı istihbarat örgütlerine mensup sivil, belli odaklardan emir alan kişilerdir dolayısıyla bu hareketlerin rejime/yönetime/hükümete karşı bir hareket yapması beklenemez.
Günlerdir halkın siyasi bayrak, flama, afiş getirmeyin söylemlerine rağmen bir kısmı arsızca, bir kısmı da rejim tarafından organizeli yerleştirilen ağırlıklı kırmızı renkli bayraklar çoğunluk halkın bu harekete olumsuz bakmasına neden olmaktadır.
Adı ne olursa olsun, kısaltmaları PKK, DEV-YOL, TKEP, THKP/C, TKP, DS, SDP, TKP(ML), MLKP, TKP/ML, TDP, DHP vb. olan örgütler neden bugüne kadar meydanlara inip eylem yapmadı? Arap Baharı’ndan etkilendi ise 2,5 yıl neden bekledi. Kimse laf oyunu yapmasın. Türkiye’de özellikle 12 Haziran 2011 seçimlerinden sonra çok şey değişmiştir. Bu değişimi sağlayan ve yönetimin foyasını çıkaran olay ise Suriye meselesi ve buna bağlı olaylardır.
Maksat hasıl oldu, yazıyı uzatmaya gerek yok sonra halkımız okumuyor. Meydanlara inen ve yarınlarda daha büyük kitleler halinde inecek olan eğer gerçekten halk olmasa idi bunlar bu kadar paniklemez, ne yapacağını şaşırmaz idi o yüzden şu kısa dönemde(2011-2013) bu kadar netleşmenin olduğu göz önüne alındığından önümüzdeki günlerin daha hızlı ve renkli geçeceğini tahmin etmek pekte zor olmasa gerek.
Seyyid Rıza ile başladığımız yazımıza mübareğin şehadetinden hemen önce söylediği sözlerle bitirelim.
-”Evladi Kervelayme, be gunayime, Ayvo Zulumo, Cinayeto”.
(Evlad-ı Kerbelayız, günahsızız, ayıptır, zulümdür, cinayettir.)